Milor, Burgazada’da yaşadığı olayı toplumsal medya hesabından anlattı:
Burgazada’da başımdan çok tatsız bir olay geçti. Ayrıntılı paylaşmak istiyorum zira bu sorun farklı hallerde karşımıza çıkıyor. Ada’da rıhtıma yakın restoranlar Belediye’nin çizdiği sonları ihlal edip masalarıyla neredeyse geçecek yer bırakmıyor
Bazı restoranlar fazladan bir masa daha koyup yürümeyi imkansız hale getiriyorlar. Bir restoranın önünden geçerken misal bir sorun vardı ve ben de ilgili bir çalışanı ikaz ettim. Lakin çalışan “sana ne lan, fazla konuşma” diyerek beni denize yanlışsız itti. Düşmeme ramak kaldı.
Açık biçimde kanuna ve nizama alışılmamış olan bir uygulamayı ikaz ettiğim için uygulanan bu kaba kuvvet düşündürücü. Bu restoranın sahiplerinden birinin Belediye Lider yardımcısı olması iki kez düşündürücü ve üzücü. Geriye hakikat denize düşsem boynum kırılabilirdi.
Çok üzücü bir olay daha var: Restoran sahipleri benim çalışana hakaret ettiğimi argüman etmiş. O denli bir şey kelam konusu değil doğal ki. Vapurda dönerken gittiğim restoranla ilgili fikirlerimi ses kaydına aktarıyordum. Allah’tan bu açık kalmış. Olan biten her şey orada.
Amacım çete, dağ kanunlarına birebir halde cevap vermek değil. O yüzden makus yorum bırakma, şahsen arayıp taciz etme üzere yaklaşımlar hakikat olmaz. Yapılması gereken şey belediyenin o bölgeyi geçişe uygun hale getirmesi.