Falcao’yu Falcao yapan ayrıntıların en değerlisi, oyunu yalnızca bitiren değil, kuran olmayı da sevmesi. Geçen yıl topla en fazla oynadığı bölge, orta yuvarlağın solu. 18 şut pası yapmış. Bu sayı Diagne, Mitroglou ve Eren’in toplamı kadar.
Bu yazıyı kaleme aldığım an itibariyle Falcao, İstanbul’a ayak basmış değildi. Lakin olur da Galatasaray, Kolombiyalı santrforu renklerine bağlayabilirse sarı kırmızılara da, lige de çok bedel katacağı kesin. Falcao 33 yaşında. Elbette 5 yıl evvelki fizikî düzeyinde değil. Lakin Ligue 1’de son 3 yıl datalarını incelediğimizde sert bir düşüş yaşamadığını, bilakis Gomis örneğinde olduğu üzere muhakkak bir standardı tutturmaya devam ettiğini görüyoruz.
Kolombiyalı’nın son 3 dönemde Monaco’da oynadığı maç sayıları sırasıyla 43, 36 ve 39 (toplam 118)…
2015-16’da Chelsea’de yaşadığı kasık sorunundan sonra bir daha futbola uzun bir orta vermişliği yok. Dönem başına 38-40 maça çıkıyor. Son 3 dönemdeki gol sayıları da 30, 24 ve 16 olarak gerçekleşmiş. Yanılmıyorsam Harika Lig’de son 3 dönemde 70 resmi gol atan bir oyuncu yok (Burak’ın Çin macerası olmasa muhtemelen o olacaktı). Monaco’nun dehşetli 2018-19 gidişatına karşın Kolombiyalı kaptanın istatistikleri yeniden takdire kıymet.
76 ŞUTTA 42 iSABET
OPTA’dan Mustafa Özdemir’in sağladığı datalara nazaran; Falcao, geçen dönem Ligue 1’de 33 maçta 2 bin 562 dakika alanda kalmış. 76 şut, 42 isabet, 15 gol (sadece 3’ü penaltı), 4 direkten dönen topu var. 63 faul kazanmış, sadece 14 ofsayta düşmüş. Sahipsiz top kazanma sayısı 85. Lakin Falcao’yu Falcao yapan ayrıntılardan tahminen de en kıymetlisi, oyunu yalnızca bitiren değil, kuran olmayı da sevmesi. Geçen yıl bölgelere nazaran topla buluşma sayılarını incelediğimizde meşin yuvarlakla en fazla oynadığı bölge, orta yuvarlağın solu (171 kez). Buna paralel olarak da dönemi 18 şut pasıyla kapamış. Geçen dönem Galatasaray santrforları Diagne, Mitroglou ve Eren’in toplamı kadar bu sayı.
MAURIZIO TERiM’iN JORGINHO SERI’Si
Seri, 25 milyon Euro’luk market pahası itibariyle Üstün Lig’in en değerlisi. Fakat bizim burada Nice’teki muazzam Seri’yi mi, yoksa Fulham’daki şaşkın Seri’yi mi izleyeceğimiz, galiba nasıl kullanılacağına bağlı. Terim’in şu ana kadar Seri’yi kullanma biçimi geçen yıl Sarri’nin Jorginho’su üzere: Geçiş adamı, pas istasyonu, kadronun kalbi. Fakat Fildişili’nin mesleğine baktığımızda 6 numarada değil 8 numarada daha verimli olduğunu görüyoruz. Zira riskli oynuyor, öne deniyor, asist seviyor, alanını da vakit zaman kaybediyor. Şayet Seri Panathinaikos ve Akhisar maçlarındaki üzere kullanılacaksa, ona hafta içleri bol bol Fernando görüntüsü izletmek gerekebilir! Geçen dönem Premier Lig’i yakından takip edenler, Sarri-Jorginho probleminden de haberdarlardır. Maurizio Sarri’nin Chelsea’si de motamot Akhisar ve Panathinaikos maçlarındaki Galatasaray üzere alana 4-1-4-1 diziliyordu. Savunma önündeki 6 numara rolü İtalyan Jorginho’ya verilmişti ki bu tercih bütün bir dönem boyunca tartışıldı. Hatta Sarri’nin sonunu getiren faktörlerden biri oldu. Çünkü Jorginho ayağı düzgün bir orta saha oyuncusu ancak kesici özelliği kısıtlı. Uzunluğu çok uzun sayılmaz ve gerektiğinde stoperlerin ortasına girmek üzere bir alışkanlığı da yok. Halbuki Kante klasik bir 6 numara. Ancak Sarri dönemin büyük kısmında Jorginho’yu 6’da, Kante’yi 8’de (sağ içte) oynatmayı tercih etti.
120 MAÇIN 105’iNDE 8 NUMARA OYNADI
Fatih Terim’in Panathinaikos ve Akhisar maçlarındaki takım tercihlerini görünce de Sarri’yi hatırladık ister istemez. Terim, Seri’yi savunma ikilisinin önünde pas istasyonu olarak kullanıyor. Pana maçında Donk, Akhisar önünde de Selçuk’tu merkezde Belhanda’ya eşlik eden. Benim gördüğüm kadarıyla Seri şaşkındı ya da en azından verebileceklerini azamisini o alanda vermesi zordu. Evet, Fildişili oyuncunun mesleğinde ön libero oynamışlığı da var. Fakat Fulham’da 34 maçın 25’inde, Nice’te (üç dönemde toplam) 120 maçın 105’inde, ulusal ekipte da 26 karşılaşmanın 25’inde daha önde oynadı. Yani Seri’nin alışkanlığı da yüklü olarak 8 numara oynamak. Öne oynamak, risk almak, asist ve gol denemek.
YENi TAKIM liG iÇiN Kâfi FAKAT…
Galatasaray geçen dönemin şampiyon takımından 3 kilit oyuncu kaybetti: Fernando, Ndiaye ve Onyekuru… Yerlerini 5 kilit oyuncuyla doldurdu: Seri, Emre, Adem, Jimmy ve Babel. Hamlede rotasyonun genişlediğini rahatlıkla söyleyebiliriz; Fatih Terim’in ilerideki 3 konum için artık elinde 8 adamı var (Diagne, Feghouli, Jimmy, Babel, Adem, Emre, Mitroglou ve Yunus). Babel ve Adem’in hem santrfor hem kenar oynayabilirliği avantaj. Takım derinliği lig için kâfi görünüyor lakin Galatasaray’ın bilhassa Şampiyonlar Ligi’ndeki oyun biçimini son santrfor transferi belirleyecek.
Jean-Michael Seri
G.Saray geçen dönem top 6 içinde en az sahipsiz top kazanan (55,35) ve top kapma başına en fazla faul yapmak zorunda kalan grup (5,17). Terim şayet Seri’yi 6 numarada düşünürse bu istatistikler değişmez ve bilhassa Devler Ligi’nde başa iş açabilir. Lakin Donk 6, Seri 8 numarada kullanılırsa geliştirilebilir bu sayılar.
Ryan Babel
Hazırlık devrinde takımın da imkanları çerçevesinde santrfor oynadı. Gerek oyun bilgisi, gerek kalitesiyle rotasyonda Diagne ve Mitroglou’nun önüne geçti. Falcao gelirse Babel muhtemelen kanat rekabetine katılacak. Galatasaray’ın geçen yıl Şampiyonlar Ligi’nde çok eksikliğini hissettiği tecrübeye sahip.
Adem Büyük
Hazırlık maçlarında sol açık oynadı. Onyekuru’dan daha az patlayıcı. Daha az çalım atacak. Fakat gol katkısı açısından Nijeryalı’yı yakalayabilecek yeteneğe sahip. Ceza alanına çok daha fazla adım atıyor, ikinci santrfor olarak içeriye sızmayı uygun biliyor. Bir de uzunluğundan çok üstün baş hakimiyeti var. Ligde katkı yapacaktır.
Emre Mor
Travmatik birkaç yıldan çıkmış bir genç. Dortmund’da kondisyoner Schrey tarafından ekip önünde cezalandırılmış, Vigo’da da toplumsal medyadan bir kaptan fırçası yemişti. Fakat yaşı çok genç, yeteneği tartışılmaz ve Terim’e hürmeti da dikkat çekiyor. Ben hazırlık maçlarındaki imgesini de beğendim. Çıkış yapabilir.
Jimmy Durmaz
Hazırlık kampının sürprizi. Feghouli’nin kampa geç katılması sebebiyle sağ açıkta birinci opsiyondu. Fizikî olarak hazır gelmiş lakin savunmaya yardım konusunda zafiyet yaşadı. Vakit zaman kullandığı tesirli duran toplarla dikkat çekti. Akhisar maçında birinci 11’deydi lakin orta vadede uygun bir kulübe silahı olmaya aday.
Galatasaray’ın geçen yıl gol/şut oranı, rakiplerinin üzerinde seyretmiş. Ligde 34 maçta toplam 364 şut atıp 72 gol bulan Galatasaray, her 5 şutta 1 defa (%20) sevinmiş. Bu oran F.Bahçe’de yüzde 12, Başakşehir’de 13, Trabzonspor’da 15, Beşiktaş’ta 19 olarak gerçekleşmiş.
Galatasaray’ın 2018-19 dönemi grup eni, OPTA datalarına nazaran 48,3 metre… Bu genişlik, elbet ki kadronun orta sevdasını ve Mariano-Nagatomo bindirmelerini işaret ediyor. En tablosunda Beşiktaş 45,2, Başakşehir 45,4, Trabzonspor 47,4, Fenerbahçe 47,8 metreyle takipteler