İstanbul’da 1996 yılında mesken dokuma eserleri üreten bir atölye kuran Uçar, 2001 yılında yaşanan ekonomik kriz sırasında iflas etti. Krizin akabinde bir müddet Niksar ilçesinde babasının konfeksiyon mağazasını işleten Macit Uçar, 2009 yılında bu kere Ankara’da tertip şirketi kurdu lakin 5 yıl sonra işleri güzel gitmeyince kapatarak 2014 yılında yine memleketi Tokat’ın Niksar ilçesine döndü. 2014 mahallî seçimlerinde doğup büyüdüğü Gürçeşme beldesinde belediye lider adayı olan Uçar, seçimi de kaybetti.
Seçimi kaybettikten sonra sermayesi büsbütün tükenen Uçar, memleketinde kalıp burada iş yapmaya karar verdi. Yaklaşık 300 bin liralık ticari kredi çekip, 180 dönümlük arazi kiralayan Uçar, 300 kaz alarak üretim çiftliği kurdu. İşlerini her geçen yıl daha da büyüten Uçar, kısa müddette kazlarının sayısını 3 bine çıkardı. İşe başladığı birinci günden bu yana 50 bine yakın da damızlık kaz civcivi üreten Uçar, başarıyı yakaladı. Artık ürettiği kazları Türkiye’nin birçok vilayetine gönderiyor.
‘BİZİM DE BAHTIMIZ BATMAK OLDU’
2001 yılında yaşanan ekonomik krizden etkilenerek kurduğu dokuma atölyesinin battığını anlatan Macit Uçar ”1996 yılında İstanbul’da mesken dokuması üzerine atölye kurduk fakat kurumsallaşamadık. 2001 krizinde maalesef öteki tekstilci arkadaşlar ile birlikte bizim de mukadderatımız batmak oldu. 2009da Ankaraya yerleştim. Orada tertip şirketi kurdum. Sonrasında döndüm ve 2014 mahallî seçimlerinde kendi memleketim olan Gürçeşme Kasabası’nda belediye lider adayı oldum. Küçük bir oy farkı ile kaybettik” dedi.
‘CEBİMİZDE 5 KURUŞ PARA KALMAMIŞTI’
Yeniden büyükşehire dönmek istemediğini ve bu yüzden bölgede ne yapabileceğini araştırdığını anlatan Uçar, ”Hayvancılık yapacağımdan emindim lakin ne yapacağımı bilmiyordum. Çok araştırma yaptım. Daha ezasız, hastalık riskinin olamadığı bildiğim bu kesime girmeye karar verdim. Çok araştırdım. Kendi gayretlerimiz ile bu işletmeyi kurduk. Başlarken çok büyük meşakkatler yaşadık. Siyasetten ötürü cebimizde 5 kuruş para kalmamıştı. 300 bin liraya yakın kesim parça ticari kredi çektim.
Bina ve hayvanlarını barınacağı yerleri yaptıktan sonra 300 tane kaz getirdim. Süratli başladık. 5 yıl içerisinde ise 50 bine yakın civciv üretmişiz. Bu yıl tartı olarak ürettiğimiz hayvanlar Kars’a gitti. Doğu vilayetlerinden daha çok talep görüyoruz. Kars, Ardahan, Muş bölgesi İstanbul, Ankara, İzmir’de yaşayan hemşehrilerimiz bunu tüketiyorlar. Onların bir kültürü var. Ancak artık Anadolu’da da gelişti. Bir yiyen bir daha yiyor. Biz erkek kazlarımızı kesim yapacak arkadaşlarımıza veriyoruz. Dişi hayvanlarımızı ise damızlık işletmesi kuracaklara veriyoruz” sözlerini kullandı.