G7 Tepesi’ne katılmak için bulunduğu Fransa’nın Biarritz kentinde basına açıklama yapan Johnson, düzenlediği basın toplantısıyla kendisine yönelik tenkitlerde bulunan Avrupa Birliği (AB) Kurulu Lideri Donald Tusk’a karşılık verdi.
Açık biçimde anlaşmasız Brexit istemediğini söz ettiğini belirten Johnson, “Fakat AB’deki dostlarımıza şayet anlaşmasız Brexit istemiyorlarsa mutabakattaki ‘tedbir maddesi’nden kurtulmamız gerektiğini söyledim. Şayet Donald Tusk, tarihe ‘Bay Anlaşmasız Brexit’ olarak geçmek istemiyorsa umarım bu hususu aklında meblağ.” diye konuştu.
Tusk, bugün Biarritz’de düzenlediği basın toplantısında “Anlaşmasız ayrılık AB için kabul edilemez. İş birliğine açık olmadığımız tek husus anlaşmasız ayrılık. Hala umuyorum ki Johnson, tarihe ‘Bay Anlaşmasız’ olarak geçmeyi istemiyordur.” sözlerini kullanmıştı.
Zirve kapsamında Johnson ile Tusk’ın ikili görüşme gerçekleştirmesi bekleniyor.
BREXİT SÜRECİ
Johnson, 31 Ekim’de mutabakat olsun yahut olmasın, İngiltere’yi AB’den ayırmaktaki kararlılığını sık sık yineliyor.
Theresa May’in AB ile vardığı Brexit mutabakatı, parlamentoda 3 sefer reddedilmişti.
Reddedilen mutabakat, İngiltere ile AB ortasında Brexit sonrasında iki yıllık geçiş süreci öngörüyordu. Bu müddette İngiltere’nin kesimi Kuzey İrlanda ile AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti ortasındaki hududa ait tahlil bulunamaması halinde “tedbir maddesi” yürürlüğe girecekti.
Unsur, İngiltere’nin sıkıntıya tahlil getiren yeni bir düzenleme üzerinde anlaşılana kadar Gümrük Birliği içinde kalmasını öngörüyordu. İngiltere’nin bu maddeyi tek taraflı olarak terk etme kapısı da kapalı tutuluyordu.
Anlaşmanın parlamentoda reddedilmesinde en kıymetli ögesi “tedbir maddesi” oluşturmuştu. Ortalarında Johnson’ın da yer aldığı mutabakatın muhalifleri, bu unsurun İngiltere’yi süresiz biçimde AB’ye tabi bir ülke haline getireceğini argüman etmişti.
İngiliz parlamentosu, 29 Mart’ta gerçekleşmesi gereken anlaşmasız Brexit’i yasa çıkartarak engellemiş, hükümet, AB’nin de onayıyla Brexit’i 31 Ekim’e ertelemişti.
İngiltere, 2016’daki referandumda yüzde 48’e karşı yüzde 52 oyla AB’den ayrılma kararı almıştı.