HAZİNE ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Türkiye’nin her gün birilerinin yazdığı, çizdiği yahut söylediği üzere sıkıntıların büyütülerek gündem oluşturduğu bir ülke olmadığına dikkat çekerek, “İçiniz rahat olsun. Biz dostlarımıza da artık şunu söylüyoruz ‘Türkiye artık üzerinden para kazanılacak bir ülke değil. Türkiye vaat ettikleri ile sürdürülebilir formda para kazanılacak bir ülke. Bundan sonra böyle” dedi.
Albayrak, Finansal Kurumlar Birliği’nin dünkü 7. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, gerekli adımları attıkların ve her bahiste atmaya devam edeceklerini lisana getirerek, “Türkiye her gün birlerinin yazdığı, çizdiği yahut söylediği üzere sıkıntıların büyütülerek gündem oluşturduğu bir ülke değil.. Bilakis Türkiye her türlü zahmetini aşabilecek çok büyük ve güçlü bir ülke. Artık, önümüzde Türkiye’ye fırsatlar sunan 4 yıla yakın bir müddet var. Bu mühlet zarfında Türkiye’nin dinamik yapısına kalıcı ve istikrarlı bir halde kavuşacağı yeri hazırlıyoruz. Bu geçen devirde Türkiye artık gelebilecek kur ataklarına karşı eskisinden daha yeterli formda uğraş edecek kıymetli deneyimler kazandı. Bu yüzden içiniz rahat olsun” dedi.
ÖNEMLİ OLAN REKABETÇİ KUR
Bakan Albayrak, gelinen noktada finansal piyasaların olağanlaşmaya başladığını ve ekonomik göstergelerin düzgünleşme eğilimine girdiğini gördüklerini belirterek, şunları kaydetti: “Özellikle son devirde bu güzelleşmeler daha da besbelli hale geldi. Türk Lirası birçok gelişmekte olan ülkeye kıyasla müspet istikamette ayrıştı. ‘TL bedel kazanıyor bu çok uygun, TL bedel kaybediyor bu çok berbat.’ Bu telaffuzda olmamak lazım. Değerli olan istikrarlı, stratejik ve rekabetçi bir biçimde yolumuza devam etmek. (Kurlar) Kah inecek, kah çıkacak. Kâfi ki bu istikrarlı süreç; emin adımlarla, iktisattaki makro ve mikro iyileşmelerle güçlenerek bu süreci desteklemeye devam etsin.”
Albayrak, risk priminde (CDS) yalnızca son iki haftada 120 puan düşüş gözlendiğine işaret ederek, 2 yıl vadeli tahvil faizleri ikincil piyasada yaklaşık 350 baz puan, 5 yıl vadeli 300 baz puan, 10 yıl vadeli devlet tahvil faizlerinin de 200 baz puan gerilediğini söyledi.
YEP’İN ALTINA İNECEK
Albayrak, şunları kaydetti: “Yeniden dengelemenin en kıymetli maksatlarından biri kuşkusuz yüksek enflasyonla uğraş. Bu hususta öngörülenin üzerinde bir performans kaydedildi. Yılın birinci ayında bilhassa enflasyonun yüzde 25 düzeylerini gördüğü süreçten, haziran ayı prestijiyle yıllık hedeflediğimiz sayının altında bir düzey olan yüzde 15,7’yi görmüş olduk. Birebir vakitte enflasyonu, finansal ataklara maruz kaldığımız ağustos ayı öncesine, hatta yeni sisteme geçtiğimiz temmuz ayının da öncesine taşımış olduk. Bu gelişmede, vaktinde ve tesirli biçimde uyguladığımız önlemler ve mevsimsel tesirlerin de katkısıyla gerileyen besin fiyatlarının da değerli tesiri oldu.”
Albayrak, çekirdek enflasyon göstergelerinin genel eğilimindeki güzelleşmenin bu ayda da sürdüğünü aktararak, “Gelişmeler; önümüzdeki aylarda enflasyon oranının çok daha düşük düzeylere gerileyeceği ve yılın ikinci yarısında tek haneli düzeylere yakınsayacağı istikametindeki öngörülerimizi desteklemektedir” bilgisini verdi. Albayrak, bu çerçevede, 2019 yıl sonu enflasyon oranında YEP’te belirledikleri yüzde 15,9 düzeyinin altında gerçekleşeceğini vurguladı.
HAZİRAN AYINDA CARİ FAZLA VERİLECEK
ALBAYRAK şöyle konuştu: “Bugün itibariyle baktığımız vakit cari açık en son açıklanan nisan ayı sayılarıyla 8.6 milyar dolara kadar gerilemiştir. Bu sayı son 15 yıllık noktada baktığımızda Ocak 2004’ten bu yana en düşük düzeyine gerilemiştir. 2019 yılı için, haziran ayı için söylüyorum, mayıs sayılarını kabaca topluyoruz, baş başa yakın gelecek, haziran itibariyle 17 yıllık AK Parti iktidarı devrinde birinci kez cari fazlanın verildiği bir ay olacak. Birileri daima şunu tabir ediyor, ‘Dengelenme aslında krizler olduğu vakit daima birlikte düşüyor, ondan ötürü cari açıktaki bu düzgünleşme.’ Madem o denli ben de diyorum ki 2009 yılında yaşanan global krize dayalı cari açıktaki düzgünleşme dengelenme olarak gerçekleşmedi. İhracatın 132 milyar dolardan 102 milyar dolara düştüğü, yüzde 30’a yakın küçüldüğü ve buna karşın cari istikrarın eksi 11 milyar dolarlara ulaştığı bir süreçten bahsediyoruz. Ancak bu periyodun dengelenmesi yalnızca kur manasında değil dış ticaret, gümrük vergisi, vergi siyasetleri, ahenk noktasında baktığımızda ihracatın büyüyüp, köpük ithalatın da düşmeye başladığı bir dengelenmeyle birlikte turizmin de müspet katkısıyla güçlü bir cari fazla periyoduna girdiğimizi çok net ortaya koyuyor.”
11 YILDA YÜZDE 350 BÜYÜME
BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Lideri Mehmet Ali Akben, “Son 11 yılda yüzde 380 büyüme ile neredeyse 5 katına ulaşmak üzere olan bölümün güçlü bir büyüme performansına sahip olduğu gözlenmektedir” dedi. Akben, banka dışı mali kesimin 2008’de 30 milyar TL’lik bir etkin büyüklüğüyle faaliyet gösterdiğini, 2013’te 66 milyar TL’ye ve 2018 sonunda 143 milyar TL’ye ulaştığını söyledi. Finansal Kurumlar Birliği (FKB) Lideri Adem Duman ise gerçek kesimin, ihracatçının, KOBİ’lerin yanında olmaya devam ettiklerini vurguladı.
İSTANBUL FİNANS MERKEZİ 2021’DE
BAKAN Albayrak, şu bilgileri verdi: “Konvansiyonel bankacılık mı artık yeni finansal sistem ve mimari içerisindeki yeni yaklaşımlar mı? Hakikaten İstanbul Finans Merkezi konseptimizi 2021 yılında, 2023 yılından daha da evvel hayata geçirecek bir zamanlamayla tamamladığımızda göreceğiz ki yalnızca konvansiyonel bankacılık değil bu manada fintech özelinde, dijital bankacılık özelinde de bir merkez olacak bir mimariyi yavaş yavaş nakış üzere işlemeye başladık. Yalnızca bu hafta bakanlığımızda üst seviye idaredeki arkadaşlar bu söylediğim vakitte isim vermeyeyim ancak dünyada en önde gelen kurumlarla görüşmelerini yaptı ve bu manada Türkiye merkezli, bölgede kıymetli bir piyasa ve pazarın oluşmasına yönelik işbirlikleriyle ilgili çok değerli bir uzaklık kat ettik. Yakında bunlarla ilgili zati adımlarımız da duyacaksınız.”